16 Ocak 2021 Cumartesi

Antik Roma’da Vatandaşlık






Antik Roma’da Vatandaşlık (Cives Romani)


Antik Roma‘da vatandaşlık, yani Roma vatandaşları, (cives Romani), Roma’yı yöneten kişilerdi: Vatandaşların oy kullanma ve aday olma, başka bir vatandaşı dava etme ve suçlanması halinde yargılanma hakları vardı – bir yandan da vergi ödeme ve ülkeleri için savaşma zorunlulukları vardı. 

Yine de en önemli unsur onların karar verme yetkileriydi -Roma’nın liderlerini seçme ve geleceğini şekillendirme fırsatı- zira siyasi sistem bu gücü insanların ellerine teslim ediyordu. Şahıslar bağlı bulundukları kavmin bir ferdi olarak oy kullanıyorlar ve onların verdikleri toplu oylar sayılıyordu. 










Cumhuriyet döneminde tam vatandaşlık hakkı sadece yasal bir evlilikle birleşmiş ve vatandaş olan ebeveynlerden doğan erkeklerle sınırlanmıştı; kadınlar, azat edilmiş köleler ve Latince konuşan yerel kavimlerin fertleri kısıtlı haklara sahipti. Ne var ki M.Ö. 90 yılı Roma vatandaşlığı konusunda bir dönüşüme sahne olmuştur: Roma’nın İtalyan müttefikleri kendileri için vatandaşlık -ve oy kullanma hakkı- elde etmek için savaşa giriştiler. 

Bu sosyal savaş M.Ö. 88’de, Romalıların hem Latinlere hem de diğer müttefiklere tam vatandaşlık veren bir kanunu kabul etmeleriyle sona erdi. Ne var ki yüzyılın sonunda Roma’nın başında bir imparator vardı ve vatandaşlar hâlen oy kullanıyor olsalar da, etkileri azalmıştı. Vatandaşlık, kökten bir şekilde yeniden tanımlanmıştı.




                     Marcus Tullius Cicero’non büstü. Romalı hatip, devlet adamı ve düşünür

Vatandaşlık Hakları

Romalı vatandaşı belirli haklara sahipti: suffragium – oy kullanma hakkı; commercium – hukuki sözleşmeler yapabilme hakkı; ve conubium – evlenme hakkı. Vatandaşlık hakkına sahip bireylerin fiziksel dokunulmazlıkları vardı: Yasalara göre bir Roma vatandaşı dövülemez ya da öldürülemezdi. 



Hatip Cicero, M.Ö. 70’te Gaius Verres’i Sicilya valiliği yaptığı sırada zorbalık ve yolsuzluk ile suçlamıştı fakat asıl kendisine yüklendiği husus, Verres’in Roma vatandaşı olduğunu herkesin duyabileceği şekilde haykıran bir adamı yargılamadan infaz ettirmesiydi. Siyasi ve hukuki statü getiren vatandaşlık imtiyazları, hem Romalılar hem de barbarlar tarafından aynı şekilde tercih ediliyordu.

Cives Romani

Roma vatandaşlığı, ona sahip olan kişiye aralarında ius commercii (hukuki sözleşmeler yapabilme ve mülk sahibi olabilme) ve ius conubii’nin (bir Roma vatandaşıyla evlenme ve vatandaşlığı çocuklarına aktarabilme) de bulunduğu çeşitli haklar ve imtiyazlar sağlayan ayrıcalıklı bir statüydü. En imtiyazlı zümre olan optimo iure, aynı zamanda ius suffragii (Roma meclislerinde oy kullanabilme hakkı) ve ius honorum (siyasi makam sahibi olabilme) gibi hakların da sahibiydi. Kadınların ve azat edilmiş kölelerin daha sınırlı vatandaşlık hakları vardı.



Kaynakça:

  • – Antik Roma’dan günümüze ulaşan 50 en önemli fikirsel ve kültürel katkı – Matthew Nicholls

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder