9 Ocak 2021 Cumartesi

Tragedyanın Babası Kimdir ?


Aiskhylos (Eshilos) : Tragedyanın Babası

Aiskhylos Kimdir?

Mitoloji açısından bir sonraki önemli dönem, Yunanistan’da tiyatronun en parlak zamanı olan M.Ö. 5. yüzyıldır. Bu dönem boyunca, üç Yunan oyun yazarı, tragedya türünde yazdıkları oyunlarıyla büyük üne kavuşmuşlardır. Bu tragedya yazarlarından ilki, doksandan fazla oyun yazan ve tragedyanın babası olarak adlandırılan Aiskhylos (Eshilos)’tur.

Yaşamı


Tarihçiler Aiskhylos hakkında pek çok bilgiye sahiptir. M.Ö. 525 yılı civarında, Atina yakınlarında yaşayan aristokrat bir ailenin çocuğu olarak doğmuş, Pers Savaşı’nda asker olarak görev yapmış, sonra da şöhretli bir tragedya yazarı olmuştur. Yunan şarap tanrısı Dionysos şerefine düzenlenen festivallerin bir parçası olan Büyük Dionysia’ya çok kez katılmıştı.

 Bu festival için her tragedya yazarı üçer tragedya ve birer satirik oyun (sarhoşluk, cinsellik ve eşek şakaları içeren kısa oyunlar) yaratır, bu oyunlar da kutlamalarda icra edilir ve değerlendirilirdi. Aiskhylos’un bu yarışmalara ilk kez M.Ö. 499 civarında katıldığı, ilk zaferini de M.Ö. 484 yılında aldığı düşünülüyor. O tarihten sonra, Aiskhylos katıldığı hemen her yarışmada birinci olmuştur (himayesi altındaki çırağı Sofokles’e bir kez yenilmesi hariç).

                         Aiskhylos büstü: Capitolini Müzesi “Musei Capitolini” – Roma; İtalya.


Aiskhylos M.Ö. 455 dolaylarında, altmış dokuz yaşındayken Sicilya’nın Gela şehrinde ölmüştür. Ölüm nedeni bilinmemektedir ama bir söylentiye göre (ki bunun bir komedi yazarınca ortaya atıldığı düşünülmektedir) bir kartal Aiskhylos’un kel kafasına kaplumbağa düşürerek ölümüne neden olmuştur. Aiskhylos kurban ayinlerinin yapıldığı ve oyunların icra edildiği halka açık bir cenaze töreniyle onurlandırılmıştır.

Eserleri

Aiskhylos’un hayatı boyunca doksan oyun yazdığı düşünülmektedir. Bunların yaklaşık sekseni günümüze kadar bir bütün olarak ulaşabilen parça ve bölümleriyle biliniyor. Bununla birlikte, günümüze eksiksiz biçimiyle ulaşan yalnızca yedi oyunu bulunuyor ve bunların hepsi tragedya türünde: Persler, Thebai’ye Karşı Yediler, Yalvarıcılar, Zincire Vurulmuş Prometheus, Agamemnon, Adak Sunucuları ve Eumenidler (son üç eser ünlü Orestei üçlemesini oluşturur).


                                                 Antik tiyatro maskelerı


Bu tragedyaların ana teması adalettir. Aiskhylos’a göre tanrılar ve tanrıçalar, ölümlülerin daha iyi bir konuma ulaşma isteklerini zaman zaman aşırı gurur göstergesi sayarak, bundan hoşnut olmamışlardır. Tanrısal varlıkların adaleti sürdürme yöntemi, insanları kendi gururları yüzünden çöküşe gidecek şekilde aldatmak olmuştur. Adaletsiz davranan insanlar her zaman doğrudan cezalandırılmazdı; bazen bu cezayı suçlunun soyunun devamı çekerdi. Adalet tanrısı Zeus, Aiskhylos’un eserlerinde temel figür olarak yer alır.

Aiskhylos, kendi kültüründe yaygın olduğu gibi, intikamı adaletin meşru bir yolu olarak görüyordu. Örneğin, Orestei üçlemesindeki oyunlarda şiddet ve intikam temeline dayanan, yalnızca tanrıça Athena işe karıştığında ve eski moda kan davasının yerine yargıya dayanan yeni bir sistem getirildiğinde bozulan bir neden-sonuç ilişkisi vardır. Bu oyunlarda, tanrılar ve tanrıçalar insan ilişkilerine müdahale ederler. Aiskhylos’un eserleri, klasik mitolojinin günümüze kadar gelebilen en zengin kaynaklarındandır.

Kaynakça:

  • Her Yönüyle Klasik Mitoloji – Dr. Nancy Conner.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder